Gelecek Olan Halk ya da Toplum 5.0: Hakikati Araştırma ve Masal Yaratma İlişkisi Bağlamında Toplumu Koruma Fikri

Sinan Kürkçü

Öz: Makalede, Toplum 5.0 olarak adlandırılan sürece bağlı olarak sosyal korumanın, esasen geniş bir perspektifle toplumu koruma fikrinin nasıl biçimlenebileceği incelenmektedir. Buna uygun olarak, gelecek olan halk kavramsallaştırmasıyla, düşüncenin ve bilginin değişen koşullarına işaret edilmektedir. Gelecek olan halk ile toplumu koruma fikri arasındaki ilişkinin, değişmekte olan düşünce ve bilgi koşulları açısından bir görünümü sunulmuştur. Gelecek olan halkın Toplum 5.0 gelişmeleriyle sosyal koruma bağlamında nasıl biçimlenebileceği, ne türden bir toplumsal perspektif üretebileceği sorunsallaştırılmaktadır. Düşünce üretiminin bilgi koşullarıyla ilişkisi, diğer deyişle güncel olarak bilimsel araştırmayı ve teknolojik gelişmeyi öncelikli bir toplumsal ufuk olarak belirleme meselesi, sosyal korumanın yeni bilimsel ve toplumsal koşullarla kavranabilmesi yönünde değerlendirilmiştir. Bu halde, hakikati araştırma ve toplumsal masal yaratma kavramlarının birbirine yakınsamasıyla ifade edilen bir bakış açısını, toplumu koruma fikri bağlamında anlayabilmek amaçlanmaktadır. Sonuç olarak dijital temelli toplumsallığa yönelişin sosyal korumayla ilişkisine, dönüştürücü bir toplumsal tasarımın içinde taşıyabileceği koruma fikri ve pratiklerinin ortak iyiler yönünde geliştirilmesi açısından işaret edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Gelecek olan halk, Toplum 5.0, Hakikati araştırmak, Masal yaratmak, Sosyal koruma

Sinan Kürkçü
DOI: 10.29224/insanveinsan.971993
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(Türkçe)

[post-views]
21 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Gelecek Ne Getirecek? Toplum 5.0 Kapsamında Çalışma, Dijitalleşme ve Sosyal Koruma

Danijela Bagarić / Valentina Franca

Öz: Bilgiyi dijital bir formata dönüştürme süreci olan dijitalleşme, insanların, özellikle dijital yerlilerin davranışlarını, becerilerini ve bilgilerini dijital uygulamaları ve teknolojiyi kullanmak için daha da geliştirir. Toplum 5.0, stratejik olarak işlemek için çok belirsiz olabilir, ancak bizi devam eden teknolojik devrimin merkezine yerleştirmekte ve proaktifliği daha başarılı biçimde gerçekleştirmektedir. Küresel olarak, erkekler genellikle işgücü piyasalarına kadınlardan daha fazla katılır, ancak katılım oranlarındaki bu cinsiyet farkı son yıllarda keskin bir şekilde azalmaktadır. Türkiye’nin son dönemdeki önemli yapısal ve sosyal değişiminin kadınların işgücü piyasasına girişini kolaylaştırması beklenmekle birlikte, işgücü piyasasına katılımları hala son derece düşük düzeydedir.

Anahtar kelimeler: Dijitalleşme, Toplum 5.0, İşgücü piyasası, Kadınlar, Türkiye

Danijela Bagarić / Valentina Franca
DOI: 10.29224/insanveinsan.977145
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(İngilizce)

[post-views]
26 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Nasıl Bir Gelecek? Küresel Bağlamda Romanya İş Hukukunun Dönüşümü

Magdolna Vallasek

Öz: Son yirmi yılda, iş kanununun krizde olduğu ve bu nedenle işçileri koruma ana görevini yerine getirmesinin giderek zorlaştığı iddiası yaygın hale gelmiştir. Bu her şeyden önce klasik iş hukuku kuralları oluşturulduğundan beri, işgücü piyasasının üretime ve ekonomiye, küreselleşmeye, dijitalleşmeye ve esnek çalışmaya doğru kaymasıyla birlikte toplumun bir bütün olarak derin bir değişim geçirmesinden kaynaklanmaktadır. 4.0 sanayi devriminin ardından amaç 5.0 toplumuna ulaşmaktır ve yapay zeka, dijitalleşme ve robotlaşmanın da gösterdiği yön budur. Kısa çalışmamızda iş kanununun buna ne kadar hazır olduğunu, ortaya çıkabilecek başlıca sorun ve engellerin neler olduğunu sorguluyoruz. Bunu, Romanya’nın yasal gelişimini örnek alarak ve mevcut pandemi sonrasında uygulamaya konulan iş kanunu önlemlerinin değerli bir deneyim olduğu varsayımından yola çıkarak yapıyoruz. Nitekim hukuk, bir süredir bu sorunlarla yoğun biçimde uğraşmaktadır. Bu nedenle, pandemi bağlamında getirilen bazı önlemlerin işgücü piyasası ve işçilerin durumu üzerindeki etkilerini incelemek ve bu deneyimlerden ders almak akıllıca olacaktır.

Anahtar kelimeler: İş hukuku, Esnek güvence, Dijitalleşme, İş yaşam dengesi, Romanya

Magdolna Vallasek
DOI: 10.29224/insanveinsan.974217
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(İngilizce)

[post-views]
20 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Avrupa ve Asya Açısından İş Hukuku İlişkilerinde Yapay Zekânın Rolü

Gábor Mélypataki / Zsófia Riczu / Dávid Máté / Panggih Kusuma Ningrum

Öz: Yapay zekâ ve otomasyon, toplumda ve sosyal ilişkilerde önemli yansımaları bulunan, XXI yüzyılın en belirleyici unsurları arasındadır. Dijital gelişme iş dünyasını dönüştürmektedir- bu iddia birçok araştırma türünün başlangıç noktasıdır. Bu iddia, çalışma ve istihdam koşullarını dijital teknolojileri geliştirmek ve yaymak için dönüştürdüğü ve izlenemez bir sürece yol açtığı için bu çalışmanın da temel önermesidir. Bireysel kararların alıcısı olarak yapay zekâ, iş hukukunda yeni bir bağlam yaratabilir. Çalışma, otomatik karar vermenin getirilmesine tepkilerin Asya ve Avrupa dağılımını ve MI’nin endüstriyel ilişkiler üzerindeki etkisini ana hatlarıyla belirterek, yapay zekânın iş hukuku varlığını incelemeyi amaçlamaktadır. Tüzel kişiliğin iş hukuku dışında incelenmesine yönelik çok sayıda çalışmanın olması da konunun olağanüstü önemini göstermektedir.

Anahtar kelimeler: Yapay zekâ, Otomasyon, İstihdam, Endüstri ilişkileri, İş hukuku

Gábor Mélypataki / Zsófia Riczu / Dávid Máté / Panggih Kusuma Ningrum
DOI: 10.29224/insanveinsan.976915
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(İngilizce)

[post-views]
23 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Covid-19 Pandemisinin Toplum 5.0’da Organize Suç Faaliyetlerine Etkisi

Pasquale Peluso

Öz: Makale, Covid-19 pandemisinin organize suçların gerçekleştirdiği yasadışı faaliyetler üzerindeki etkilerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Organize suç grupları, Covid-19’un yayılması nedeniyle yaşanan ekonomik ve sağlık krizini istismar ederek daha fazla kazanç sağlayabilecek sektörleri hızlı bir şekilde tespit edebildiklerini göstermiştir. Belge, ilham verici ilkeleri aracılığıyla Society 5.0’ın organize suçlar tarafından gerçekleştirilen yasadışı faaliyetlerle mücadele için nasıl geçerli araçlar sunabileceğini vurgulamaktadır.

Anahtar kelimeler: Örgütlü suç, Toplum 5.0, Covid-19 pandemisi, Yasadışı ekonomi, Örgütlü suç ve pandemi

Pasquale Peluso
DOI: 10.29224/insanveinsan.977472
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(İngilizce)

[post-views]
25 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Dijitalleşme Çağında İşyerinin Değişimi: Sebepleri ve Sonuçları

Abdulah Erol

Öz: Dijitalleşmenin iş hukuku alanındaki en önemli etkilerinden birisi, işin belirli bir fiziksel mekânda görülmesi zorunluluğunu ortadan kaldırmış olmasıdır. Bu makalede, dijitalleşmenin etkisiyle ortaya çıkan değişimin neden olduğu birtakım güncel hukuki problemler ele alınmakta ve bunların çözümüne yönelik önerilerde bulunulmaktadır. Artık pek çok iş sanal platformlar veya internet üzerinden oluşturulan ortamlar sayesinde herhangi bir yerde yapılabilmektedir. Sanal işyerinde çalışmanın olumlu yönleri bulunsa da özellikle iş hukuku alanında içinden çıkılması zor sorunların doğmasına sebep olmaktadır. Telekomünikasyon alanındaki teknolojik gelişmelerin sonucunda doğan kitle çalışması ve kitle kaynak kullanımı gibi yeni çalışma şekilleri, işyerini sanallaştırmış ve iş yasalarında klasik işyeri kavramı üzerine tesis edilen pek çok düzenlemenin uygulanamaz hale gelmesine sebep olmuştur. Bağımlılık unsurundaki aşınmanın doğurduğu bu durumun çağın ihtiyaçları da dikkate alınarak geliştirilecek yeni yorum yöntemleri ve oluşturulacak yeni kavramlarla aşılması mümkün ve gereklidir. Temel amacı işçi ve işveren arasında hakkaniyetli bir ortam oluşturmak olan iş hukukunun bu gelişmeyi göz ardı etmesi ve işyeri kavramındaki değişimin çalışanların haklarını ortadan kaldıracak şekilde kullanılmasına kayıtsız kalması mümkün değildir.

Anahtar kelimeler: Dijitalleşme, İşyeri, Kitle çalışması, Kitle kaynak kullanımı, Esnek ekonomi

Abdulah Erol
DOI: 10.29224/insanveinsan.963201
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(Türkçe)

[post-views]
21 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Covid-19 Gölgesinde Çalışmanın Geleceği Tartışmaları ve Avrupa Birliği’nde Kamusal Sosyal Harcamalar

Umut Yertüm

Abstract: 1970’li yıllardan itibaren post-endüstriyel toplum teorisyenleri tarafından sıklıkla tartışılan çalışmanın geleceği olgusu teknolojinin istihdam üzerindeki etkilerine odaklanmaktadır. Teknolojinin emek talebini azaltması, işsizlik artışı ile sonuçlanmıştır. Bu çalışmanın amacı Covid-19 ile mücadelede gündeme gelen devlet müdahalesi, AB’deki yansımalarını incelemektir. Bu amaçla, Avrupa Konseyi, SURE programı ve Eurostat verileri incelenmiştir. Yapılan incelemede Covid-19 nedeniyle AB 27 ülkelerinde ortalama işsizlik 2019 yılında %6,8’den 2020 yılında %7,2’ye yükselirken, istihdam aynı dönemlerde %68,4’ten %67,4’e düşmüş; kamusal harcamalar ise %46,6’dan %53,4’e yükselmiştir. Son olarak Covid-19 ile etkin mücadele için 2,364 trilyon € değerinde ortak fon oluşturan AB, işgücü piyasalarındaki etkisi azaltmak ve daha etkin mücadele için kurduğu SURE programına katılan 30 milyon çalışan ve 2,5 milyon işletmeye destek için 94 milyar € fon kullanmıştır.

Keywords: Covid-19, Post-endüstriyel toplum, İstihdam, İşsizlik, SURE programı, Kamusal harcamalar

Umut Yertüm
DOI: 10.29224/insanveinsan.976958
Yıl 8, Sayı 30, Güz 2021


Tam metin / Full text
(Türkçe)

[post-views]
17 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Türk Ordusunun Sermaye ile İlişkisi ve Ordu-Siyaset İlişkisinin Dönüşümü

Abdullah Köktürk

Öz: Türkiye son altmış yıl içinde ikisinde askerlerin yönetime el koyduğu, ikisinde ise iktidarın değiştiği dört ‘başarılı’ askeri müdahale yaşamıştır. Bunlara, Albay Talat Aydemir’in müdahale girişimleri ve 15 Temmuz kalkışması da dâhil edilirse, ülke üç başarısız askeri müdahale girişimine sahne olmuştur. Türk Silahlı Kuvvetleri askeri müdahaleler aracılığıyla Türk siyasi yaşamında etkili bir karakter olmayı başarmıştır. Ordunun siyasi hayattaki nüfuzu ekonomik hayatta da karşımıza çık-maktadır. Bu çalışmada Türk ordusu ve sermaye arasındaki ilişki siyasi süreçler dâhilinde ele alınılmıştır. Bu bağlamda çalışmada Türk ordusu ve sermaye arasındaki ilişkiye Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) ve diğer askeri vakıf şirketleri yönetim kurulları üzerinden bakılmıştır. Bu şirketlerdeki yönetim kurullarındaki emekli üst rütbeli subayların dağılımı ve asker/sivil oranlarındaki değişme üzerinden Türk Silahlı Kuvvetleri ve siyaset ilişkisi incelenmiştir.

Anahtar kelimeler: Türk Silahlı Kuvvetleri, Askeri müdahale, Sermaye, Ordu-Siyaset ilişkisi, Ordu Yardımlaşma Kurumu

The Relationship of the Turkish Army with Capital and the Transformation of the Military-Politics Relations

Abstract: Turkey has experienced four “successful” military interventions in the last 60 years. The military took over in two interventions while in the other two attempts the governments were toppled. The country also experienced three failed military interventions, if we count the July 15th coup attempt and Colonel Talat Aydemir’s coup attempts. Turkish Armed Forces has become an important actor in Turkish politics through military interventions. The military’s political presence also over-flows to the economical life in Turkey. This study discourses the relations between the Turkish military and the capital. Therefore, the study cites the managements of various military companies that include Military’s Pension Fund. This study addresses to the relations between the Turkish military and the capital. Therefore, the study reviews the managements of various military companies that include Military’s Pension Fund. The paper examines the relation of Turkish Armed Forces with the Turkish politics through the weight of military to civilian personnel in the management of these companies.

Keywords: Turkish Armed Forces, Military intervention, Capital, Military-Political relations, Military’s Pension Fund

Abdullah Köktürk
DOI: 10.29224/insanveinsan.908922
Yıl 8, Sayı 29, Yaz 2021


Tam metin / Full text
(Türkçe)

[post-views]
25 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

27 Mayıs 1960 Darbesi Sürecinde Akis Dergisi’nin Tutumu

Halil Emre Deniş

Öz: 1946 yılında kurulan Demokrat Parti, iktidara gelmeden önce demokratikleşme vaatlerinde bulunmuştur. Bu vaatlerden bir kısmı da basına yönelik olmuştur. O dönem basın kuruluşlarının birçoğu da bu vaatlere karşılık vererek Demokrat Parti’yi desteklemiştir. İktidara geldikten sonra değiştirilen Basın Kanunu ile gazeteciler ve basın kuruluşları bir süre özgürce gazetecilik yapabilmişlerdir. Ancak ilerleyen dönemlerde çıkarılan farklı yasalar ve Basın Kanunu üzerinde yapılan değişiklikler vasıtasıyla gazetecilerin özgürce yayın yapma olanağı ortadan kalkmıştır. Demokrat Parti döneminde birçok gazetecinin hapse girdiği ve birçok basın kuruluşunun çeşitli sürelerle kapatıldığı bilinmektedir. Bu çalışmanın konusu olan Akis Dergisi de 1954 yılında yayın hayatına başlamıştır. İlk sayılarda tarafsız bir yayıncılık politikası izlemiştir. Ancak ilerleyen dönemlerde muhalif bir yayın politikası izleyen Akis Dergisi, gündem belirlemeye başlamıştır. Bu çalışmanın amacı Akis Dergisi’nin nasıl muhalif bir yayın politikasına geçtiğini ve özellikle 1960 yılının başından 27 Mayıs Darbesine kadar geçen süreçte nasıl gündem belirlediğini göstermeye çalışmaktır.

Anahtar kelimeler: Akis Dergisi, 1960 Darbesi, Demokrat Parti, Basın-Siyaset İlişkileri, Metin Toker

The Attitude of Akis Magazine on the Path to the Coup of May 27, 1960

Abstract: Founded in 1946, the Democrat Party made promises of democratization before coming to power. Some of these promises were made to the press. Many of the media organizations at that time responded to these promises and supported the Democrat Party. With the Press Law amended after they came to power, journalists and press organizations were able to do journalism freely for a while. However, thanks to the different laws enacted in the following periods and the amendments made to the Press Law, the possibility of journalists to broadcast freely has disappeared. It is known that many journalists were imprisoned during the Democrat Party period and many media outlets were closed for various periods. Akis Magazine, which is the subject of this study, started its publication life in 1954. It followed an impartial publishing policy in the first issues. However, Akis Magazine, which followed an opposing publication policy in the following periods, started to set the agenda. This study aims to try to show how Akis Magazine adopted an oppositional publishing policy and how it set the agenda, especially in the period from the beginning of 1960 to the May 27 coup.

Keywords: Akis Magazine, 1960 Coup, Democrat Party, Press-Politics relations, Metin Toker

Halil Emre Deniş
DOI: 10.29224/insanveinsan.930501
Yıl 8, Sayı 29, Yaz 2021


Tam metin / Full text
(Türkçe)

[post-views]
19 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

27 Mayıs ile 12 Mart Arası Dönemde Muhalefetin Sembol İsmi: Osman Bölükbaşı

Adem Çaylak / Cansu Kaymal

Öz: Türkiye’nin Türkiye’nin siyasal hayatında muhalif duruş konusunda, akla ilk gelen siyasi aktörlerden biri Osman Bölükbaşı’dır. Çok partili hayata geçiş sürecinde siyasete Demokrat Parti’de başlayan Bölükbaşı, iktidar partisi Cumhuriyet Halk Partisi’ne muhalefetini yetersiz gördüğü DP’ye karşı kendi müstakil hareketini kurmuştur. Makalenin amacı, Bölükbaşı’nın 27 Mayıs darbesi ile 12 Mart muhtırasına bakış açısını ve bu iki dönem arasındaki muhalefetini değerlendirmektir. Bu bağlamda, makale Bölükbaşı’nın başlattığı hareketin DP, CHP, 27 Mayıs cuntası ve Adalet Partisi tarafından bastırılmak istenmesine karşı verdiği mücadeleye odaklanmaktadır. İlk kısımda, Bölükbaşı’nın kişisel ve siyasi yaşamı gözden geçirilmiştir. Takip eden kısımlarda Bölükbaşı’nın benimsediği siyasi muhalefet tarzı, DP iktidarı öncesi, sırası ve sonrası, özellikle 27 Mayıs-12 Mart dönemi olmak üzere farklı evrelerde incelenmiştir. Doktora tezine dayanan bu nitel araştırmada döneme ilişkin Meclis ve gazete arşivlerinin yanı sıra birincil kaynak niteliğindeki hatıra ve kitaplardan yararlanılmıştır.

Anahtar kelimeler: Osman Bölükbaşı, Muhalefet, Darbe, 27 Mayıs, 12 Mart

The Symbol Name of the Opposition between 27 May and 12 March: Osman Bölükbaşı

Abstract: Osman Bölükbaşı is one of the most eminent political actors that comes to mind due to his dissenting stance in Turkey’s political life. He started politics in the Democratic Party during the transition to multiparty life and founded his own independent movement against the ruling Republican People’s Party and the DP, whose opposition he deemed inadequate. The aim of the article is to shed light on Bölükbaşı’s views on the May 27 coup and the March 12 memorandum, and his opposition between these two terms. In this context, the article focuses on the struggle of the movement initiated by Bölükbaşı against the suppressive attempts of the CHP, DP, the 27 May junta and the Justice Party. In the first part, the personal and political life of Bölükbaşı is reviewed. In the following sections, the style of the political opposition that Bölükbaşı had adopted was examined in various phases, namely before, during and after the DP’s rule, especially the period from 27 May to 12 March. In this qualitative research based on the doctoral thesis, primary source memories and books were used, as well as the archives of the Parliament and newspapers of the period.

Keywords: Osman Bölükbaşı, Opposition, Coup, May 27, March 12

Adem Çaylak / Cansu Kaymal
DOI: 10.29224/insanveinsan.924620
Yıl 8, Sayı 29, Yaz 2021


Tam metin / Full text
(Türkçe)

[post-views]
17 Downloads


Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.