16 Nisan Referandum Sürecinde Başkanlık Sistemi Tartışmalarının Türk Basınına Yansımaları

Öz: Türkiye’nin siyasal tarihine bakıldığında Özal ile başlayan, Demirel ile devam eden alternatif hükümet sistemi tartışmaları siyasi liderlerin yapmış olduğu açıklamalarla medya gündeminde yerini aldığı görülmektedir. Son olarak Ak Parti Hükümeti döneminde yoğun bir şekilde sürdürülen bu tartışmalarla birlikte 16 Nisan Referandumu’na gidilmiştir. Özellikle başkanlık sistemi gündeminin yaratılmasında haber aktörleri olarak siyasi liderlerin oldukça büyük etkiye sahip oldukları, bununla beraber medya kuruluşlarının haberlerinde benimsemiş oldukları ideolojik yayın çizgisi doğrultusunda haber aktörlerine daha kısıtlı ya da kapsamlı, olumlu ya da olumsuz yer verildiği varsayılmaktadır. Bu kapsamda, gündem belirleme kuramı temelinde 16 Nisan referandumu öncesi, 11 Ekim 2016 -10 Aralık 2016 tarihleri arasında geçen süreçte başkanlık sistemi tartışmalarının Sabah, Hürriyet ve Sözcü gazetelerinin vitrin sayfalarına yansıması nicel ve nitel değerlendirmeyi barındıran içerik analiz yöntemiyle incelenmiştir.

Anahtar kelimeler: Başkanlık sistemi, Gündem belirleme, Referandum.

Reflection of the Presidential System Discussions During April 16 Referendum in Turkish Press

Abstract: From historical point of view on Turkish politics, the discussions of alternative system of government which began with Ozal and extended to Demirel’s tenure, statements made by political leaders have taken place on Media agenda. Finally, intense discussions continued during the period AK Party governement which led to the April 16 referendum. News actors and Political leaders have great influence especially on the creation of the presidential system agenda, as it is assumed that news actors are more restricted or comprehensive, positive or negative in the direction of the ideological publication line they have adopted in news covered by media organizations. In this context, based on Agenda-setting theory, period before the April 16 referendum and between October 11, 2016 and December 10, 2016, on media coverage of the presidential system discussions will be examined by content analysis method which includes qualitative and quantitative evaluation on the first pages of Sabah, Hürriyet and Sözcü newspapers.

Keywords: Presidential system, Agenda setting, Referendum.

Tek Taraflı Birliktelik (Kommensalizm), Karşılıklı Fayda Birlikteliği (Mutualizm) ve Asalaklık (Parazitizm) Üçgeninde İnsan-Doğa İlişkileri

Öz: İnsan dışı doğada, canlılar arasında çeşitli birliktelik türleri mevcuttur. Bu etkileşimlerde, bazen ilişki içerisinde olan tüm canlılar fayda sağlarken kimi zaman ise canlılardan birisinin yarar, diğerinin zarar gördüğü birliktelikler olmaktadır. Tüm bu ilişkilerin genel adına birlikte (simbiyoz) yaşam denilmektedir. Birlikte yaşam tek taraflı birliktelik (kommensalizm), karşılıklı fayda birlikteliği (mutualizm) ve asalaklık (parazitizm) olmak üzere üç farklı şekilde görülmektedir. Bu çalışma insan-doğa ilişkilerini, onto-epistemik manada logos ile tin arasındaki köprüleri kaldırmadan karşılıklı fayda birlikteliği bağlamında yeniden ele almaktadır. Nous-logos diyalektiğini tenden tine yolculuk ekseninde anlamayan kavrayış ekolojik krizin çözümünü, atmosferdeki karbon miktarının azaltılması, az enerji tüketen beyaz eşyalar kullanılması vs. gibi salt mekanik çözümlerde aramaktadır. Hâlbuki bu tarz mekanik, noustan yoksun logos anlayışına dayalı çözüm önerileri, asırlardır süregelen sorunu çözmek yerine, onu daha fazla derinleştirmektedir. Günümüzde insan-doğa ilişkilerinin daha fazla kriz üretmemesi için birlik esasında birliktelik anlayışını hâkim kılmak gerekmektedir. Doğa ancak bu yolla fark edilecek ve ahlâk üzerinden bir iletişim sağlanacaktır.

Anahtar kelimeler: Ekolojik kriz, Etik, İnsan-doğa ilişkileri, Logos, Nous.

Human-Nature Relationships within the Triangle of Commensalism, Mutualism and Parasitism

Abstract: There are various types of symbiotic interactions among living beings in non-human nature. While sometimes these interactions are for the benefit of both organisms in a relationship, sometimes one of the organisms in a relationship suffers. All of these relationships in general, are called symbiosis. Symbiosis is seen in three different ways which are commensalism, mutualism and parasitism. This study readdresses human-nature relationships within the context of mutualism without eliminating the bridges between logos and nous in onto-epistemic respect. The conception which does not understand the nous-logos dialect on the journey from nous to logos axis seeks for a solution to the ecological crisis by means of absolute mechanical solutions such as reducing amount of carbon in the atmosphere, use of home appliances consuming less energy etc. Though, such mechanical solution suggestions based on logos perception which lack nous, deepen the problem lasting for centuries rather than solving it. In our day, it is necessary to make the concept of from oneness to togetherness predominant in order for human-nature relationships not to lead further crisis. When togetherness from oneness or oneness from togetherness is understood, the path of togetherness will be cleared. The other, i.e. the nature will be noticed in this way, and communication through Ethics (moral) will be achieved.

Keywords: Ecological crisis, Ethics, Human-nature relationships, Logos, Nous.

Geleneksel Japon Kabuki Dans Tiyatrosunun Aykırı Bedenleri “Onnagatalar”

Öz: Kabuki dans tiyatrosu Japonya’nın, tarihi dört asra kadar uzanan en önemli gösteri sanatlarından birisidir. Bu lirik tiyatro tarzı son derece stilistiktir ve etkileyici görsellere ve ses performanslarına dayanır. Kabuki dans tiyatrosunda dokunma duyusu ve bakış, yüksek-alçak müzik sesi ve haraketli sahnelerle uyarılır. Bu avangard tiyatro stilinde makyaj, rol yapma gücüyle bağlantılı olarak performans eşliğinde kullanılır. Bu durum, karakterlerin temsilinde ve vurgulanmasında en önemli araçlardan birisidir. Onnagata terimi, kadın karakterlerin erkek oyuncular tarafından canlandırılmasıdır. Onnagata rolündeki erkek oyuncu kadın taklidi yapmaz, gerçek bir kadınmış gibi kadın karakteri temsil eder. Bu noktada, bir kadın karakterin canlandırılması, kadının feminen güzelliğinden ve estetiğinden daha da önemli hale gelir. Bu çalışma, onnagatalığın Kabuki sahnesinde canlandırılması, temsili, onnagata bedeninin kuruluşu ve farklı bir beden sunumu olarak önemi üzerinde durmaktadır. Çalışmada, tiyatral iletişim modeli aracılığıyla onnagata temsillerinin fiziksel ve içeriksel boyutu analiz edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Performans, Avangard, Lirik oyun, Makyaj, Kostüm.

Traversal Bodies of Traditional Japanese Kabuki Dance Theatre “Onnagatas”

Abstract: Kabuki dance theatre is one of the most important performance arts of Japan culture for four hundred years. This lyric theatre style is extremly stylistic and based on enchanting visual and sound performance. Tactual sense and eyesight are stimulated through high and low music sound, effects and moving stage in Kabuki. Make-up is one of the most important presentation mediums for introducing and emphasising the characters. The power of performance depends on perfection of acting in this avangard theatre style. The term Onnagata is a situation and it means personation of woman characters by man performers. In Onnagata situation, actors don’t pretend like a woman, they represent the woman character like a real woman. In this point, personation of a woman character is more important as real than feminen beauty or aesthetic of her. This study, emphasizes on personation,, presentation and body constitution of onnagata body as a differentiated body representation.

Keywords: Performance, Avangarde, Lyric play, Make-up, Costume.

Siyasal Reklamlarda Kültürel Unsurların İşlenmesi: AK Parti 2017 Referandum Reklam Filmi Üzerine Göstergebilimsel Bir Çözümleme

Öz: Siyasal kampanya sürecinde gerçekleştirilen iletişim faaliyetleri arasında yer alan siyasal reklam, seçmeninin tutum ve davranışlarını etkilemeyi ve seçmeni ikna etmeyi amaçlamaktadır. Siyasal partiler açısından siyasal reklamcılık günümüzde önemli bir yere sahiptir. Siyasal reklamlar farklı içerikler, temalar, görseller ve ses kullanımı ile seçmen kitle üzerinde olumlu etkiler sağlamayı amaçlamaktadır. Siyasal reklamcılık faaliyetlerinin kültürel unsurlarla da yakın ilişki içinde olduğu bilinmektedir. Kültür bir toplumun dilini, inançlarını, değerlerini, mitlerini kapsayan inançlar bütünüdür. Bu nedenle siyasal reklamcılık reklam içerikleri kapsamında kültürel unsurlara yer vermektedir. Bu kapsamda Anayasa Değişikliği Referandum sürecinde televizyonda ve internette yayınlanan Adalet ve Kalkınma Partisi’ne ait “Evet ile Güçlü Türkiye” reklam filminin göstergebilimsel analiz yöntemi ile çözümlenmesi amaçlanmıştır. Söz konusu reklam filminin anlatı yapısı, hedef kitle, kullanılan renk, ses, slogan, anlamlandırma sürecinde temel karşıtlıklar ve gösteren gösterilen ilişkisi bağlamında analiz edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Siyasal iletişim, Siyasal reklam, Kültür.

Processing Cultural Elements in Political Advertisements: A Semiological Analysis on the AK Party 2017 Referendum Film

Abstract: Political advertising which is one of the communication activities performed in the process of political campaigns, aims to influence the attitudes and behaviors of voters and to persuade them. In terms of political parties, political advertising has an important role. Political ads aim to provide a positive impact on electorate with use of different contents, themes, visual and voice. It is known that political advertising activities are closely connected to cultural elements, which comprise a set of beliefs that include language, values and myths of a society. Hence, political advertising includes cultural elements in ad contents. In this study, it is aimed to analyze AK Party’s ad called “Strong Turkey with Yes” published in the process of the constitutional amendment referendum via semiotic analysis. Narrative structure of that ad has been analyzed in terms of target audience, color, sound, slogan, contrasts, and signifier-signified relationship.

Keywords: Political communication, Political advertising, Culture.